KAR TANELERİ



KAR TANELERİ




Emine ÇOBAN




 
   Bugün yılbaşı değil belki ama benim için yeni bir yılın başlangıcı. Üzerimdeki her bir çizgi eskitse de beni, yıllara inat ben bugün tüm çocuklardan daha gencim. Koca bir yaz boyunca sınıfın bir kö-şesinde hademenin istiflediği onlarca dostumla tozlanmaktan başka bir şey yapamadım ama bi-razdan ortaokula geçmenin haklı gururunu ve heyecanını yaşayan altıncı sınıf öğrencileri ile dolup taşacak bu sınıf ve ben de onlardan birine yıl boyu yoldaş olacağım. Onları tanımak onlarla birlikte yeni şeyler öğrenmek çok heyecan verici. Doğrusunu söylemek gerekirse bende ilk kez altıncı sınıf olacağım, daha büyük öğrenciler ve daha farklı derslerle tanışmak için sabırsızlanıyorum.

   İşte, işte o ses… Aylardır hasret kaldığım o ses şimdi tahta bedenimin her karışında çınlıyor. Sanki yeniden doğmuş gibiyim, üzerimdeki tüm o çizgiler ve yaşadığım onca şey bir anda bu sihirli melodiye karışıp gitti. Ah! Nasıl da geçti koskoca üç ay? Yaşlı mikrofonun her zamanki cızırtılı sesi yeni yılın başladığını haykırıyor, biz okul sakinleri için yılbaşıdır Eylül ayı. İçimiz bir başka coşar o ay ve yeni başlangıçlara yelken açarız her Eylül’de. Ben de yepyeni bir başlangıcın verdiği huzurla doluyum. Öyle mutluyum ki okul müdürünün her yıl aynı monotonlukta başlayıp biten konuşması bile sıkamaz benim canımı. Kırtasiyeden yeni alınmış kurşun kalemler kadar taze hissediyorum kendimi.

   Öğrenciler sınıfa girmeye başladı, bu nasıl bir his böyle? Benim tahta bedenimde olmayan ama tüm benliğimle hissettiğim kalbim her vidamı titreterek çarpıyor. Eski öğrenciler geldi birden aklıma, hepsinde başka başka yetenekler vardı. Bakmasını bilen göz her birindeki cevheri kolayca keşfeder yeter ki biraz dikkatli baksın, tıpkı kar taneleri gibi, uzaktan bakınca hepsi aynıdır onlarında ama dikkatli bakarsan her birinin benzersiz olduğunu görürsün.

   Ansızın kapı açıldı ve içeri gelen küçük kız beraberinde koridordan kopup gelen uğultuları da getirdi. Ürkekçe yanıma yaklaştı ve oturdu. Bu küçük kızla bu yıl çok maceralar yaşayacağız galiba, gözlerinden belli, ürkek bakışlarının ardında bam-başka bir insan gizliyor. O muhteşem melodinin tekrar etmesiyle beraber sınıfa beden eğitimi öğretmeni olduğu her halinden belli olan ilk dersin öğretmeni giriyor. Şanslı bir sınıf olacağız; sonuçta her sınıfa nasip olmaz pazartesi ilk iki derse denk gelen beden eğitimi. Okulda hayat böyle başlıyor işte asla neler olacağını tahmin edemiyorsunuz, neyse derste konuşmamak gerek…