TEK SIĞINAK SANAT



TEK SIĞINAK SANAT




Edebiyat dünyasında yer edinmek kolay değil. Güçlü beğeniye dayalı ilkeli tutumun bu alanda yerleşmiş olmasından ileri gelmiyor zorluk. Ön yargıların ve kemikleşmiş cemaat yapılarına dayalı yaklaşımın aşılmaz duvarlar örmesinden kaynaklanıyor. Her dergi kendi dışına gözlerini kapatmayı erdem sayıyor. Gittikçe okumamak ve alanla ilgili takip yapmamak neredeyse övünülecek duruma geldi. Edebiyat Ortamı dergisi son sayısında ve çıkardığı yıllıkta bu acı gerçeği açıkça ifade etti. Ortaya konulan tespitler durumun sanılandan daha vahim olduğunu gösteriyor.

Medya ve düşünce dünyamızdaki kısırlık gittikçe daha acı bir hal alıyor. Televizyon kanallarında hepi topu yetmiş, seksen bilemediniz yüz kişi, söz dalaşı yapmayı kamuoyuna düşünme olarak sunmaya devam ediyor. Derinlemesine bir düşünce üretimi ve çağımızın gelişmelerini doğru okuma neredeyse hiç yok. Bütün bu olanlar insanı görmezden gelmeye devam ediyoruz demektir. İnsanı ve insanımızı görmezden gelmeye daha ne kadar devam edeceğiz?

İnsanın yalnızlaşması, toplum katmanlarının içine kapanması sancıların derinleşmesi demektir.

Düşünen insana tek sığınak kalıyor: sanat.